Thread Rating:
  • 19 Vote(s) - 3.05 Average
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Balkan Savaşları
#1
Balkan Savaşları

Balkan Savaşları, Osmanlı İmparatorluğu'nun Balkanlardaki dört devlete karşı 1912 - 1913'te yaptığı savaşlardır (8 Ekim 1912 - 10 Ağustos 1913). Çatışmaların temel nedeni Bulgaristan Krallığı ile Sırbistan Krallığı'nın Balkanlarda hızlanan yayılma faaliyetleridir.

Arka plân

1878 tarihli Berlin Antlaşması'nda umduğunu bulamayan Bulgaristan 1908 yılında bağımsızlığını kazandıktan sonra Balkanlarda etkin bir politika izlemeye başlamıştı. Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'nun yine 1908 yılında Bosna-Hersek'i ilhak etmesi ise Sırbistan'ı aynı yönde bir politika izlemeye itti.

1912 yılında Rusya bu iki devletin çıkarlarının çatışmaması için Bulgaristan ve Sırbistan arasında arabuluculuk ve düzenleyicilik yapmaya başladı. Osmanlı İmparatorluğu'na karşı yapılan ittifaka Yunanistan Krallığı ve Karadağ Krallığı da katıldı.

Rusya'nın Balkan Devletleriyle Antlaşması Osmanlı İmparatorluğu'nun Balkanlardaki varlığına son vermek isteyen Yunanistan, Bulgaristan, Sırbistan ve Karadağ, Rusya'nın aracılığıyla aralarında anlaşarak, Türkleri Balkanlardan atmak istediler. Trablusgarp Savaşı da onları cesaretlendirdi.

I. Balkan Savaşı

      Ana madde:  I. Balkan Savaşı

8 Ekim 1912 - 30 Mayıs 1913 tarihleri arasında Bulgaristan Krallığı, Sırbistan Krallığı, Yunanistan Krallığı ve Karadağ Krallığı'ndan oluşan Balkan Birliği, Osmanlı İmparatorluğu'nun Balkanlardaki topraklarının çoğunu ele geçirdi. Arnavutluk da bağımsızlığını kazandı.
Bulgar askerleri Edirne saldırısı öncesinde.
Birinci Balkan Savaşı sırasında Balkanlardan göç eden Türk muhacirler, İstanbul, 1912.
Osmanlı kuvvetleri ile Bulgar kuvvetleri arasında imzalanan Çatalca Mütarekesi sonrası Türk ve Bulgar subaylar.

Osmanlı'nın savaşı kaybetme nedenleri

   Trablusgarp Savaşı'nın çıkması (1911)
   Balkanlar'da bir karışıklığın meydana gelmeyeceği fikriyle bölgeden, 200 taburluk (75,000 askerlik) bir kuvvetin terhis ettirilmesi,
   Ordunun teçhizatının düşman güçlerden çok daha üstün olmasına rağmen birliklerin sabotaj ve baskınlara açık ileri mevkilerde mevzilendirilmesi,
   Sırbistan'ın, Almanya'dan satın aldığı ağır silahların Selanik Limanı üzerinden geçirilmesine şaşırtıcı bir biçimde izin verilmiş olması ve dolayısıyla Balkan Devletleri'nin silahlanması hususunda kayıtsız kalınması,
   Askerlikle politikanın, birbiri içine dahil edilmesi neticesinde İttihat ve Terakki Fırkası ile Hürriyet ve İtilaf Fırkası mensubu subay ve generallerin, sırf siyasi görüş farklılıkları sebebiyle birbirine yardımdan yüz çevirmesi.

Çok kısa zaman zarfında;

   Osmanlı İmparatorluğu yüzbinlerce asker ve yılların çabasıyla elde edilmiş binlerce top ile silah stoklarını kaybetti.[kaynak belirtilmeli]
   Savaş, çok sayıda Türk, Pomak, Arnavut ve diğer Müslümanların birçoğunun katline ve mecburen göçüne yol açtı. Balkanlar'daki nüfus dağılımı büyük ölçüde değişti.
   Ordu tecrübesiz ve mesuliyet duygusundan uzak subaylarca idare edildiğinden Doğu ve Batı cephesi olarak iki tertipte savaşan Osmanlı Ordusu'nun ilk önce doğu kısmı Bulgarlar tarafından mağlup edilmiştir. Daha sonra Batı cephesiyle irtibatı kesilen Osmanlı Ordusu, Sırp ve Yunanlarla savaşan birliklerini de kaybetmiştir.[kaynak belirtilmeli]
   Arnavutların çoğu Osmanlı tarafında savaşırken, 1910'daki olaylar ve 1911'deki ayaklanma nedeniyle Arnavutların bir kısmı Osmanlı devletinin karşısında yer almıştır.[1]
   Trakya Türkleri ancak 45,000 civarında bir seferberlik çıkarabilmiştir.[kaynak belirtilmeli]
   Öte yandan savaşın kısa sürmesi Osmanlı İmparatorluğu'nun Anadolu ve Arap Yarımadası'ndaki birliklerinin bölgeye nakledilmesine dahi fırsat tanımamıştır.[kaynak belirtilmeli]

Osmanlı'nın kaybettiği topraklar

Bulgaristan ordusu, Çatalca'ya kadar ilerleyerek, İstanbul'u tehdit etmeye başladı. Sırbistan, Karadağ ve Yunanistan orduları, Makedonya'yı tamamen işgal ettiler. Diğer Balkan ülkelerini kendine karşı tehdit olarak gören Arnavutluk, mecburen bağımsızlığını ilan etti. Yunanistan, Gökçeada (İmroz) ve Bozcaada dışındaki Ege Adaları'nı işgal etti.

Taraflar arasında savaşı bitiren anlaşma 1913 yılı Mayıs ayında Londra'da imzalandı. Londra Antlaşması'na göre:

   Arnavutluk bağımsızlığını kazandı.
   Girit Adası Yunanistan'a verildi.
   Osmanlı İmparatorluğu'nun Trakya sınırı Edirne ve Kırklareli illerini dışarıda bırakacak şekilde Midye-Enez Hattı olmuştur.

II. Balkan Savaşı

      Ana madde:  II. Balkan Savaşı

Bulgaristan'ın daha fazla toprak almasını kabul etmeyen Yunanistan, Karadağ, Sırbistan ve I. Balkan Savaşı'na katılmayan Romanya Krallığı birleşerek, Bulgaristan'a karşı savaş açtılar. Bulgarların üst üste yenilerek Doğu Trakya'daki birliklerini batıya kaydırmasından faydalanan Osmanlı Ordusu, Midye-Enez çizgisini aşarak, Edirne ve Kırklareli'ni geri aldı.

II. Balkan Savaşı Ağustos 1913 tarihli Bükreş Antlaşması ile bitti. Bu antlaşma ile Bulgaristan; Dobruca'yı Romanya'ya, Kavala'yı Yunanistan'a vermiş ve Makedonya'dan ufak bir toprak parçası almıştır.
II. Balkan Savaşı ve Osmanlı İmparatorluğu'nun Yaptığı Anlaşmalar

Bu antlaşmayı takiben Osmanlı İmparatorluğu yine 1913 yılında İstanbul Antlaşması'nı yaptı. Kırklareli ve Dimetoka, Osmanlı İmparatorluğu'na geri verildi. Batı Trakya ve Dedeağaç, Bulgaristan'da kaldı.

Osmanlı İmparatorluğu bu savaşın sonunda Yunanistan'la Atina Antlaşması'nı yaptı. Girit ve Ege Adaları, Yunanistan'a verildi. Yunanistan'da kalan Türklerin durumu da düzenlendi. Sırbistan ve Karadağ'ın, Osmanlı İmparatorluğu'yla sınırı kalmadığı için antlaşma imzalanmamıştır.

Osmanlı İmparatorluğu, Sırbistan ile de Bulgaristan'la yaptığından farklı bir İstanbul Antlaşması imzalamıştır.

Her üç anlaşmada da Balkan devletlerinin sınırları içinde kalan Türk topluluğunun durumuna ilişkin hükümler bulunmakta, Balkanlardaki Türk halkının din ve mezhep özgürlüğü, Türkçe öğretim yapan ilk ve orta okulların açılması gibi hususlara yer verilmektedir.
Elçiler Konferansı
İtalya ile Yunanistan'ın işgaline uğramış ve hukuken Osmanlı toprağı olan Ege Adaları konusunda bu anlaşmalarda herhangi bir hüküm yoktur. Bu konu ile Londra'da toplanmış bulunan "Elçiler Konferansı" uğraşıyordu. Konferans 1914 şubat ayında Meis adası dışında İtalya'nın işgal ettiği adalar İtalya'ya, İmroz ve Bozcaada dışında Yunanistan'ın işgal ettiği adalar ise Yunanistan'a bırakılması kararını aldı. Ancak, yine konferansa göre bu kararın hukuki değer kazanabilmesi için İtalya ve Yunanistan'ın Osmanlı Devleti ile ayrı ayrı birer antlaşma yapması gerekiyordu. Bu antlaşmalar imzalanamadan I. Dünya Savaşı patlak vermiştir.

Sonuçlar


Savaş sonrası Kumanova'da bir kilise önünde sergilenen Sırpların ele geçirdiği Türk silahları

Osmanlı son dönemde kaybettiği topraklardan birazını geri kazanmış, Balkan Savaşı sonrasında Osmanlı İmparatorluğu yeni kurulan devletler karşısında büyük bir yenilgiye uğramış, Meriç Nehri'nin batısındaki tüm topraklarını kaybetmiş, Ege Adaları'nın kaderini de büyük devletlerin eline bırakmak zorunda kalmıştır.


-----------------

Türk-Italyan Savasi'nin basladigi sirada Balkan devletleri aralarindaki anlasmazliklari bir tarafa birakarak, Osmanli Devleti'ne karsi bir ittifak olusturdular. Rusya'nin mimarliginda gerçeklesen Bulgar-Sirp ittifakina daha sonra Yunanistan ve Karadag da katildi (1912). Karadag ile baslayan savasa 18 Ekimde diger Balkan devletleri de istirak etti. Bu sirada Osmanli askerleri, subaylarin bir kisminin politik çekismelerle mesgul olmasindan dolayi daginik bir hâldeydi. Bunun sonucunda Balkan devletleri, Osmanlilar karsisinda kendilerinin de beklemedigi bir zafer kazandilar. Yunanlilar Ege adalarini ele geçirdiler. Sirplar Kumanova'da üstünlük sagladilar. Sirplarin denize çikmalarini önlemek için Avusturya'nin destegi ile Arnavutluk bagimsizligini ilan etti (28 Kasim 1912).

Bulgarlar ise Edirne'yi ele geçirerek Çatalca'ya kadar ilerlediler. (19 Kasim 1912). 16 Aralikta Londra'da baslayan görüsmeler bir ara iktidardan düsen Ittihatçilarin yeniden is basina gelmesi üzerine kesilmisti. Nihayet Mayis ayinda Londra Antlasmasi imzalanarak I.Balkan Savasi sona erdi. Gelibolu Yarimadasi hariç Trakya, Bulgaristan'a verildi. Makedonya'nin büyük bir kismi Yunanistan ve Sirbistan arasinda paylasildi. Özellikle Makedonya'nin paylasimi Bulgarlari rahatsiz etmekteydi. Sirbistan ve Yunanistan, Bulgarlara karsi ittifak olusturdu. Bu ittifaka Romanya da katildi. Bulgaristan ile bu ittifak savasa girince, durumdan faydalanmak isteyen Osmanli Devleti de Bulgar isgalindeki topraklari geri almak için harekete geçti. Kirklareli ve Edirne kurtarildi. II.Balkan Savasi, taraflarin imzaladigi Bükres Antlasmasi ile sona erdi (1913). Bulgaristan ile imzalanan Istanbul Antlasmasi ile, Meriç nehri iki ülke arasinda sinir oldu. Bulgaristan'daki Türklerin haklari belirlendi (29 Eylül 1913). Yunanistan ile imzalanan Atina Antlasmasi ile ise Girit'in Yunanistan'a birakilmasi kabul edildi (14 Kasim 1913). Büyük devletler bu anlasmalardan sonra Çanakkale Bogazi yakinlarindaki Bozcaada ve Imroz'u Osmanlilara geri verdiler. Balkan Savaslari, Balkanlardaki Türk varliginin büyük bir kiyima ugramasina sebep olmustur. Yüz binlerce Türk savaslar sirasinda ve sonrasinda aç ve yokluk içinde buradan göç etmek zorunda kalmistir.





Signing of RasitTunca
[Image: attachment.php?aid=107929]
Kar©glan Başağaçlı Raşit Tunca
Smileys-2
Reply


Forum Jump:


Users browsing this thread: 1 Guest(s)