Kafirlik Kadermidir? (Kar©glanin 06.01.2015 Vaazi) - Printable Version +- Rasit Tunca Board (https://rasittunca.net) +-- Forum: TASAVVUFİ VAAZLAR DİNİ SOHBETLER (https://rasittunca.net/forumdisplay.php?fid=9) +--- Forum: Başağaçlı Raşit Tunca - Karoglan Hocanın Tasavvuf Sohbetleri Arşivi (https://rasittunca.net/forumdisplay.php?fid=209) +---- Forum: 2015 Tasavvuf Sohbetleri Arşivi (https://rasittunca.net/forumdisplay.php?fid=213) +---- Thread: Kafirlik Kadermidir? (Kar©glanin 06.01.2015 Vaazi) (/showthread.php?tid=273) |
Kafirlik Kadermidir? (Kar©glanin 06.01.2015 Vaazi) - RasitTunca - 05-31-2018 Kafirlik Kadermidir? (Kar©glanin 06.01.2015 Vaazi) 06 Ocak 2015 Salı ا عو ذ با لله من اشيطا ن ارجيم بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ الْحَمْدُ لِلّهِ الَّذِي خَلَقَ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضَ وَجَعَلَ الظُّلُمَاتِ وَالنُّورَ ثُمَّ الَّذِينَ كَفَرُواْ بِرَبِّهِم يَعْدِلُونَ ... وَمَا تَأْتِيهِم مِّنْ آيَةٍ مِّنْ آيَاتِ رَبِّهِمْ إِلاَّ كَانُواْ عَنْهَا مُعْرِضِينَ Sadakallahul Aziym Enam Suresi 1. ve 4. ayet OKUNUŞU: El hamdu lillâhillezî halakas semâvâti vel arda ve cealez zulumâti ven nûr, summellezîne keferû bi rabbihim ya’dilûn. Sadakallahul Aziym Enam Suresi 1 Ve mâ te’tîhim min âyetin min âyâti rabbihim illâ kânû anhâ mu’rıdîn. Sadakallahul Aziym Enam Suresi 4 Ve mâ te’tîhim min âyetin min âyâti rabbihim illâ kânû anhâ mu’rıdîn. Sadakallahul Aziym yasin Suresi 46 MEALI ve KISA TEFSiRi: Allaha Teşekkür edesinizki, Yeri ve Gökleri Yaratti, ve onlari iki parcadan meydana getirdi, karanlik ve aydinlik. ve sonra kafirleri halketti ki (ve onlarida, yer ve gök gibi, müminler ve kafirlerden, yani iki parcadan meydana getirdi) ve onlarada hüküm verme, karar verme hikmetini verdi, yarattiki, onada adalet ismini koydu, ve o dahi iki parcadir, ve yine onun ismide, yine yer ve semalar, nur ve zulumaaat gibi, yine mümin ve kafir gibi, yine gece ve gündüz gibi, ya adalettir yada zulumdur... ile ahiri ayet. ve ondan sonra surede buyruluyorki kafirler hakkinda: "Sen bana (onlara) bir ayet getir ve gösterki, Rabbinin ayetlerinden olan bir ayet, ve onlar o ayetten razi olmuş olsunlar." Yani bu ayete editör karoglanin imzasida şudurki: yani kafirlik yaratiliş hikmeti, ve sebebi hikmet baabinda bir kadermiş yani. Allah kafirleri ayni gece ve gündüzü ZIT kutupta yarattigi gibi, yine semayi karanlik ve aydinlik olarak iki parcadan, halkettigi gibi. insanlarin gögüslerinede, iman denen cevher koyduki, bazisi imanli olur ve o cevher işik sacar, ve aydinlikdir, ve o kimsenin asli bedenleri yildiz gibidir. yani ya nurdur veya ziya sahibidir. yani aydinlikdir, veya hem aydinlik hem aydinlaticidir. veyahutta, o kimsenin imani işik vermez karanlikdir. Allahin ayetlerine itiaraz eder durumda halkolmuşdur ve kafirdir. ve bu bir kaderdir, neden demeyin, şeytan aleyhillane nasil dediki "madem sen beni azdirdin, bende bu görevi iyi yapcan, senin kullarini azdircan" dedi ve bu göreve talip olmadimi ki, siz bu hikmeti anlamazmisiniz. ve şeytan karanlik ve zulumetin en iyi temsilcisidir. ve görevini hakkiyla yapmakdadir yani. Peygamerlerde işde, peygamberimiz gibi, ziya sahibi ve, hem aydinlik hem aydinlaticidirlar. ve yine ay ve kamerler ise, nur sacarlar, ziyalardan aldiklarini sacarlar. yine evliyaullahda böyledir, ya nur sacar yani onu aydinlatan biri vardir, yahut güneş gibi olurlarki, aydinliklari onlarin icinden gelir, yani onlar bizzat işigin kaynagi gibidirler, yani ziya sahibi kimseler, aydinlik onlarin özünde vardir. Kafirlerde ayni böyledir, ya şeytan onlarin akillarini ve üstlerini kapatir, ve onlar şeytana uydu olur gibi, şeytana uşaklik edip, şeytanin fikirlerini yansitirlar. yani onlarin küfürü şeytandan dolayidir, onlar şeytanin kandirdiklaridir. yahutta öyle kafirler vardirki , onlarin özü kara delik gibi, özünde küfür saklidir, ve kötülük mayalarinda vardir ,ve itiraz etmek üzere, yani Rabbimizin ayetlerine itiraz etcek vaziyette halkolmuşlardir. Yani siyah enerji, kara enerji, dunkele metaria, Kafirlik dahi bir kaderdir. Rabbim onlarida öyle halkedip, onlara öyle bir kader yazmiş, ve işde yer ve gök bu kutuplaşma ile canlilik kazanmakdadir. ve insana cüzi irade diye bir cihaz koymuşki, onunla insan, ya aydinligi tercih eder, yahutda karanlik ve zulumeti tercih eder, ve böylece aydinlik ve cennet yurdu, aydinligi ve imani tercih edenlerin yurdu ve varacağı yer olur. Yine cehennem de, karanlik ve küfürü tercih edenlerin enerjisi ve yurdu olur böylece. Ve bu konuda kimse Allah dan bundan daha fazla adalet beklemesin. Çünkü sen tercih hakkini, kendin kullandiysan, sonra neden cehenneme atildin sorma, cünkü eger sen ,kötülük, itiaraz ve küfürü seçdinse, ve sana yakişan bu ise, şeytan ve askerleri gibi, görevini en iyi şekilde yerine getir, yerine getirki! sonunda cehhenneme layik olasin yani. cehenneme düşüncede Allah dan bundan daha başka adalet bekleme yani. 2X2=4 yani, tercih yasasi ile insan ateşini dünyadan götürür budur. Yolculugumuza böylece başlamiş olduk, Rabbim görevini hakkiyla eda eden herkese, bizden selam söylesin inşallah. Ve semalara bakinca, semalar bize gösteriyorki, ve söylüyorki: Gökteki yildizlar, işik sacanlar belli, ve sayili miktarda. Yani aydinlatici peygamber ve evliya olmuş kimseler, sayili kimseler. ve yine onlarin aydinlattiklari gezegenlerde sayili miktarda. amma karanlik kainatin heryerini kaplamiş vaziyette, birde bunlarin icinde kara delikler varki, küfründe aşiri gitmiş belli başli büyük kafirler, bunlarde sayili, amma diger kafirler sayisizca kafir yani. أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم لَقَدْ حَقَّ الْقَوْلُ عَلَى أَكْثَرِهِمْ فَهُمْ لَا يُؤْمِنُونَ Lekad hakkal kavlu alâ ekserihim fe hum lâ yu’minûn Sadakallahul Aziym yasin suresi 7 Rabbimiz buyururorki:"amma insanlarin ekseriyati hakkinda hüküm tamam olmuşdur, ve iman etmezler" yani ekseriyat kara enerji ve dunkle enerji ile doluymuş bu kainatin. ve o her yildiz bir kişinin asli bedenini temsil eder, ve yine kara delikler icinde böyledir, onlarda bir insanin asli bedenleridir yani. ... Ey Saidi Nursi ve askerleri Said demişki : Allah'ı tanıyanın dünyası nurla ve mânevî sürurla doludur.Allah'ı tanımayanın, dünya dolusu belâ başında vardır.(Bediüzzaman) Ey Said sana iki misal sen diyorsunki Allahi bilen surur içinde, işte iki adam birisi azazil Allahi biliyor taniyor gördü, ve sonunda şeytan oldu, ola ola şeytan oldu. yunus Allahi biliyor peygamber olduğunu biliyor, Allahin emrini geciktirdi yunusun karninda hapse atildi. ve yusuf Allahin ona yazdiği kadini ikrami almadi, ikikere hapse atildi, sonunda mucize ile yine o kadinin eteğine yapişdi.çünkü onun yeniden doğmasi o kadindan olcakdi, amma o kolaylikla gençken almayinca ihtiyarken aldi, ve o kadin ikinci el kadin. Bazilari ikinci el araba sever be azizim. ve yine eyyup bir an Allahi unuttu belalara maruz kaldi,ve ve hiç unutmaz olasiya kadar bela ondan gitmedi ve en sonunda Allah demediği an kalmdi ve ona yeniden hayat verildi. ey said sen emri geciktirdinki hapse atildin, yusuf bari ihtiyarken o kadini alabildi kabul etti, sen bekar gitin müzmin bekar, bu dahi olmadi. yine kitaplarinda sözlerinde, Allah diye yazdin fakat, içinde Allah yokmuski , senin kitabini okuyanlara, Allahi hatiratacagina, sadece senin benliğini hatirlatiyorsun, her diyen Allah dedi, peygamber dedi diyecegine ,saidi nursi bilmem kaçinci sözde diyorki diyor. senmi dedin o sözleri, yoksa sana dedirttilermi söyettilermi , amma herkes sen dedin saniyor, halbuki sen benliğini öne almişsinki said dedi diyorlar, oysaki sana dedirttiler onlari amma hepsi boş boş. şimdi ne oldu, ismin dillerde canli, said said derler, peki sen ne alemdesin şimdi ? doğmadinki bir kadindan yeniden çocuk yapmadinki, geri gelesin, her hayvan, hayvanda olsa, soyunun devami için, sazan bile bir yumurta için, klonlanmak için hayati pahasina çalisirken, sen yeniden doğmak için bir kadinla evlenmedin, ve doğmadin, şimdi hangi beden seni doğurcak yoksun, dillerde döner durursun amma, yok booooşa nefes tükettin .sen herşeyin yeniden doğmak ve haşir için olduğunu anlamadın, boş işler gerisi . Ey Gençler Evlenmek için öyle kendinize beyaz atli prens, veya dünyayi kurtaran adam, veya 9 kollu ahtapot anne aramayin. sen nesinde eşin ne olcak, habilin düşdüğü hataya düşüpde bu çirkin, ben bunla evlenmen deyipde, güzeli alıp kaçıp, sonrada katil olmayin. Yusuf ki Güzelliği dillere destan, ve Yusuf gibi en güzel birine, firavundan düşme ikinci el araba gibi, ikinci el züleyhayi eş ve hanim yapan Allahi düşün sen. Yusufdan dahami güzelsinde, birinci el porsche araba istiyon. buna inanmadinsa ! vallahi iki cihan onun için halkolmuş olan Muhammed dahi, Hatice gibi ikinci el araba aldi , ve o yirmibeş yaşindayken ona KIRK yaşinda kadin hatun oldu. sevdimi vallahi cok sevdi hemde ayrilmasi bile ona çok koydu. önüne konulana razi gelen muhammed olursan, ayşe gibi taze körpeciğinde olur merak etme. amma yusuf gibi razi gelmezsen zindanlarda unutulursun. Bir FIKIH meslesine açıklık getireceğizki Sual:Televizyondaki okunan kurani dinlemek farzmidir? Cevap: Televizyondaki veyahut, cd deki, kasetteki kurani dinlemek farz olsaydi, onlar birer frekans okuyucu sadece, insan her kuran frekansinda hic birşey yapmadan dinlemek zorunda olsaydik, bu gün her iki dakida bir yerde ezan okunuyor, namaz vakti giriyor ve böyle olunca, dünyanin hep biryerinde kuran okunmakda. ve yine osmanlidan buyana kutsal emanetlerin başinda devamli hatim indirtiliyordu. ve öyle olunca o frekans bütün kainata yayiliyor, fakat onu secip ayirt edip televizyon veya radyo gib,i tekrar seslendircek görüntüleyecek bir alet olsaydi, dün o saatlerde biri kuran okumuşdur, dün okumadiysa evelki gün biri okumuşdur, veya daha evvelki gün. ve frekans kaybolmayan birşey, ve böyle olunca her an, her dakika, dünyamizdabiryerlerde kuran okunmuş olabilir. ve her saat ,dakika o freknslar hazir ve var ise. ve fakat biz algilayamiyoruz, radyo ise sadece onu kulak duycak frekans yüksekligine ceviriyor, ve böyle olunca onun cevirdig frekanslarin sadece birisi, ve eger onlarin hepsini dinlemek farz olsa, insan oturup yerinden kalkmadan hep kuran dinlemesi gerekir. ve böyle bir hayat olmayacagi için, o frekans okuycu aletlerin frekansinada saygi olmaz. eger o ferekans insan denen bir canlidan, ilk kez veya, o an ve saat ve dakika için ilk kez okunuyorsa, ve orda birileride duyuyorsa ona saygi gerekir. yani bir dogum hadisesine saygi gibi yani. o kimsenin agzindan melekler doguyor demekdir ,o söyledikce ses melekleri doguyor, ve bunlar kiyamete kadar, dünyamizda ve kainatta yaşayacak olan kuran ayetlerinin, görevli melekleri demekdir. bunu dinlemenin farzligi, o meleklere saygidandir yani amma önceki frekansin tekrarlanmasi yeni bir dogum degildir yani. deyip bu konuya nokta koyalim.ona saygi söz kariştirmamak konuşmamak ve hereket dahi bile etmemek, o meleklerin saf ve berrak ve sade olmasi, icine başka frekans karişmamasi icindir. yani cok sesli sanat müzügü icra etmeycen kardeşim, öyle kuran okunurken o ayetler yeniden dogarken, icine birşeyler katmaycan, sende sesini katmaycan, sessizce onlarin dogmasini dinleycen bakcan yani. o yüzden Muhammed misvak kullandi ve ve tavsiye etdi ve dediki melekler agizdaki yemek artiklarindan, kokuşmuş diş paslarindan hoşlanmazlar dedi. yani melekler pis bir agizdan dogarsa nasil olur, ve temiz dişlerin ve dilin üstünden dogarsa nasil olur yani, onlar pislikten hoşlanmazlarmiş yani, ses melekleri frekans melekleri yani. agzinizi temiz tutunuz, her an söz söylüyoruz, konuşuyoruz, ve melekler doguyor, ve pis agizdan pis melekler yani, küfür ve kovulmuş melek şeytanlar dogabilir yani. Konuşdugunuza dikkat edin, sizler meleklerinmi şeytanlarinmi anasi oldunuz. ve eEger bir melek dogurdunuzsa bir gün o mellek flanci ahmetin ogluna gelir kulagina o ayetin mansini fisildayiveriri ve o imana erer. yahut eger pis agzinla, pis bir şeytan veya kafir cin dogurdunsa, o kafir birgün filanci mehmetin oglu aliye gider ve derki" falanci kiz güzel onunla zina et" deyiverir ve zina ettiririp üstüne birde kabil gibi katil ettirir sonunda da belkide kafir durumuna düşürür. Allahümme salli ala muhammedin ve ala eeli muhammedin esteuzubillah kul euzubirabbil felak min şerri ma halak. min şerri kelimatil hased, ve min şerri kelimati fesad, ve min şerri kelimati zina, ve min şerri kelimati küfr,ve min şerri kelimati şirk. Euzu bi kalimatilllahit taammeti min şerri ma halak. Rabbim, Mehdi ve Cemaatine Söz ve Frekans meleklerini dogururken, yani söz söylerken, sözlerine dikkat etmeyi nasip etsin. ve onlara temiz agiz ile dua ve kuran okumayi nasip etsin. ve günün beş vakti ve hatta yedi vaktinde misvak ve firca kullanmayi nasip etsin. temiz agizdan, temiz kelimeler konuşup, kainata temiz izler birakmak nasip etsin. Yarin ruzu mahşerde o melekler gelip, sizin kendi söylediklerinizi yaptiklarinizi, o haşr meydanindaki bir cihaz, herkesin duyabilcegi bir frekansa cevircek. ve bak bakalim ne dedin söyledin diye. ve yine hareketlerin ayni bir film gibi, yine frekans yayiyor. ve elin kolun dile gelcek demek, o haşrdaki bir cihaz, senin şu yaptiklarinin görüntülerini, tekrar seyredebilmeni saglayacak, ve frekans demek, melek demekdir ve kaybolmaz, ve bu kuran ile sabittir. أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم الْيَوْمَ نَخْتِمُ عَلَى أَفْوَاهِهِمْ وَتُكَلِّمُنَا أَيْدِيهِمْ وَتَشْهَدُ أَرْجُلُهُمْ بِمَا كَانُوا يَكْسِبُونَ El yevme nahtimu alâ efvâhihim ve tukellimunâ eydîhim ve teşhedu erculuhum bimâ kânû yeksibûn. "O gün ağızlarını mühürleriz. Bizimle elleri konuşur ve ayakları da yaptıklarını şahitlik eder." Sadakallahul Aziym Yasin Suresi 65 nitekim o gün onlarin dillerini (Agzilarini) baglariz ,elleri kollari konuşur." ayeti ile sabittir. yani elleri ayaklari konuşur demek, o iki kiramen katibin meleklerinin cektigi görüntüler, yani kiramen katibin senin hareketlerinden dogan aura meleklerin demekdir. senin auran senin ne yaptigini frekans olarak kainata yayiyor. ve kainatta güneşden aya kadar, süreyya yildizina kadar herkes biliyor, hz ibrahim görüyor, adem görüyor biliyor, amma sen ahmak ahmak bilmezsen, ve yalniş hareketler günahlar yaparsan, yarin açın bakalim filimini bunun, bak bakalim ne yapmişsin dendimi : abooo ne büyük birakmiş ne kücük denen adam sen olabilrisin yani Allah muhafaza. أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم وَوُضِعَ الْكِتَابُ فَتَرَى الْمُجْرِمِينَ مُشْفِقِينَ مِمَّا فِيهِ وَيَقُولُونَ يَا وَيْلَتَنَا مَالِ هَذَا الْكِتَابِ لَا يُغَادِرُ صَغِيرَةً وَلَا كَبِيرَةً إِلَّا أَحْصَاهَا وَوَجَدُوا مَا عَمِلُوا حَاضِرًا وَلَا يَظْلِمُ رَبُّكَ أَحَدًا Ve vudıal kitâbu fe terel mucrimîne muşfikîne mimmâ fîhi ve yekûlûne yâ veyletenâ mâli hâzel kitâbi lâ yugâdiru sagîreten ve lâ kebîreten illâ ahsâhâ, ve vecedû mâ amilû hâdırâ, ve lâ yazlimu rabbuke ehadâ. Ve kitap (hayat filmi ortaya) kondu. O zaman mücrimleri görürsün. Onun (kitabın) içindekilerden korkarlar ve “Bize yazıklar olsun. Bu kitap, nasıl ki (nasıl bir kitap ki), küçük ve büyük hiçbir şeyi sayıp hesap etmeden bırakmıyor.” derler. Ve yaptıkları şeyleri (hayat filmlerinde) hazır buldular. Ve senin Rabbin, (hiç) kimseye zulmetmez. Sadakallahul Aziym Kehf Suresi 49 Rabbim mehdi ve cemaatini, sözünede hareketlerinede dikkat eden kullarindan eylesin. وَآخِرُ دَعْوَاهُمْ أَنِ الْحَمْدُ لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ Elfatiha maassalavat. Kar©glan Başağaçlı Raşit Tunca Schrems, 06 Ocak 2015 Salı Original Kar © glan |